Yeni Hikayelerden Biraz Önce

Esra Abaoğlu

Hayat ne zaman başlar? Dünyaya gözümüzü açtığımız o gün mü? Zaman geçtikçe yeni başlanmış bir hayatın tazeliğinden gittikçe uzaklaşırız. Üstelik o hayatın ilk zamanlarını da hayli zor hatırlarız. Cinsiyetimize uygun seçilen giysi renkleri, oyuncaklar, onun hilafina başımıza bağlanan örtüler ya da yüzümüze pamuklardan yapılan sakallar.

Hayat ne zaman başlar? Bazıları kırk yaşında diyor. Yapılan hatalar yapılmış, başarısızlıklar kabul edilmiş, zaferler? Eh bir kaç tane tatmin etmeyeninden de olsa kazanılmış ve sevgililer, çocuklar ya da bunlardan vazgeçişler yerini görkemli kabullere bırakmış.

Hayat ne zaman başlar? Ölümden dönülen bir hastalık sonrasında mı? Kendisi olmadan hiç bir şey yapılamayan ebeveyni terk edebildikten sonra mı? İnsana bundan sonra hiç bir şey bir daha böyle devam etmedi dedirten milatlar kaça ayrılır ve bunlardan bir insanın hayatında kaç tane bulunur? Bilmiyoruz.

O da bilmiyordu. Şeylerin ömrünün olduğunu bilmediği yaştaydı. Evet şeylerin ömrü, eşyanın, duyguların, sözlerin, antlaşmaların bir sınırının, bitiminin ve müddetinin olduğunun öğrenilmesi nedense erken yaşlar için hep zararlı görülür. Ve iyi çocuklar, zararlı addedilen şeyleri keşfetmekte hem geç kalır, hem de yaşları kaç olursa olsun bu keşifleri yaparken tuhaf bir suçluluk duyarlar.

İyi bir kızdı. İyi kızlarda rastlanmayan bir özellik, biraz da yalnızdı. Hikaye burada başladı.

Geriye sayım yapan bir bilgisayarın önüne oturmuş olsaydı, ya da, zamanların ve mekanların sınırlılığına dair bir algısı olsaydı belki hikaye bu kadar trajik olmazdı. O zaman düzeltelim, hikaye çok önce başlamıştı. Anlatılmayanlarla.

Sonrası klasik. Duyguları kırıldı. Nereden aldığını bilmediği, hep kendisiyle var olan, onlardan başka bir şey hissetmesinin ihtimalinin olmadığını düşündüğü duyguları çıtır çıtır kırıldı. Şeylerin zamanlı olduğuna, sözlerin mühleti olduğuna, bitmez sandıklarının yooo aslında zaten çok da bitimli başlamış olduğuna dair her aydınlanma, kendisinin bu şeylere atfettiği değerleri ve duyguları kıt kıt kıt kıt kırdı, parçalara ayırdı.

Kız şeylerin bitimli olduğunu öğrendi. Sonra yeni hikayeler başladı.