Bir Temizlik Hikâyesi

Emine Ecran Şenel

Sabah çayını yavaş yavaş demledim. Çay demlenirken ben de egzersiz yaptım. Pek âdetim değildir aslında egzersiz yapmak. Bu sabah başladım. Unutmak istediğim bir şeyler olunca egzersize başlarım. Unutmak istediklerimi unutamam, egzersizi burakırım. Muhtemelen yarın bırakırım. Muhtemelen değil, kesin bırakırım. Çay olmak üzeredir. Sofrayı kurdum. Radyoyu açtım. Sabah haberleri. Çay oldu. Doldurdum ince belli bardağa. Güzel. Tavşan kanı olmuş. Yeni aldığım çay daha iyi demek ki. Artık hep bundan alayım. Haberler: Bir trafik kazası. Ters yönden süratle gelen otomobil A. Düzgün idaresindeki kamyona çarptı. Otomobil sürücüsü ünlü iş adamı Aziz Hinoğlu olay yerinde hayatını kaybetti. Bardak elimden kaydı. Sıcak çay ayağıma döküldü. Kübra ne yapıyordu yanık için? Zeytinyağıyla bir şeyi karıştırıp sürüyordu. Gerekli bilgileri kafamda tutsam şaşarım zaten. Sadece zeytinyağı süreyim belki iyi gelir.

Noldu şimdi yaa. Trafik kazası demek. Hay Allah. İşte ne oldum demeyeceksin ne olacağım… Amaan ne diyorun ben ya. Öldü artık. Ölmeyi kendisi istedi. Trafik kazası. Ee ne demişler alma mazlumun ahını… Neyse dünya bir pislikten daha kurtuldu. Ne oldu şimdi? Onca insanın hakkının hesabını nasıl vereceksin bakalım? Onca insandan en çok benim hakkımı nasıl ödeyeceksin? Haram parayla biriktirdiğin mal mülk nasıl ateş olup yakacak seni, bir gör bakalım. Aman noluyo bana bee, kürsüye çıkınca aslan kesilen cemaat önderi hocalar gibi konuşuyorum. Cenazeye katılmak lazım. İnsanlar ayıplamasın.

Radyoda çalan oynak şarkıya eşlik ederek sofrayı topladım. Odaya geçip siyahlardan oluşan bir kombin yaptım. Üzülmediğimi anlamasınlar. En büyük ve en siyah güneş gözlüğümü taktım. Ağlamadığımı anlamasınlar. Arabaya bindim. Çok sürat yapmamalıyım cenazeye giderken canımızdan olmayalım. Eve geldim. Kalabalıklaşmış. Görür görmez boynuma sarılıp ağlıyor insanlar. Yani ağlama numarası yapıyorlar. Kimse günahı kadar sevmez o adamı. Başsağlığı diliyorlar. He canım he, dostlar sağ olsun. Dostlar kimse artık. Hıh geldi Aziz Bey’in en yakın dostu ve büyük düşmanı Ramiz. Elimi sıktı. Başın sağ olsun, dedi samimiyetsizce. Her zamanki gibi. Hisselerin devrini konuşuruz en yakın zamanda dedi kulağıma eğilerek. Bir şey demeden yürüdüm. Hayat kısa Ramiz, bakarsın konuşamadan göçüp gitmişsin.

Şoför geldi. Cenazenin defnolacağı zenginler mezarlığına götürmek için arabayı hazır ettiğini söyledi. Ben kendi arabamla giderim koçum. Sen diğer yakınlarını götür. Cenaze namazı, defin işlemeleri, helva dağıtımı, samimiyetsizler topluluğunun ölüyü övme seansları ve son. Ayağımdaki yanık acıyor. Bitti. Acılar bitti artık. Yanık acısının önemi yok. Evde yalnızım. Nihayet. Yaa Aziz Bey anan bile kalmadı, hemen sıkıldı, evine def oldu. O bile ağlayamadı ardından. Sen kendine yan. Sen yan. Oh bee artık rahat kalmak için dağ evine kaçmama gerek kalmayacak. Artık her akşam o pis ağzından hakaret işitip kendimi noksanlık kuyusunun dibine bırakmayacağım. Ohh. Düşündüklerimi söyledim diye şiddete ve işkenceye maruz kalmayacağım.

Ramiz geldi. Bir sürü evrak getirmiş. Yeni ortağım diyor bana. Aziz’i kandıramadığı hususlarda beni kaldırabileceğini ve paraların bir çoğunun üstüne yatabileceğini düşündüğü için çok mutlu. Kahve ikram ettim. İçti. İmzaları attırdı ve gitti. Seninle güzel işler yapacağız dedi. Orası belli olmaz Ramiz. Hayat kısa.

Sabah yine egzersize başladım. Kahvaltı öncesi egzersiz yapınca iştahım açılıyor, daha çok yiyorum ama olsun. Can boğazdan çıkar, aman gelir. Can demişken. Çay yine çok güzel. Radyoyu açmamışım. Açtım. Sabah haberleri. Ünlü iş adam Ramiz Çekiç arabasında ölü olarak bulundu. İşe gitmek üzere arabasına bindiği sırada kalp krizi geçirdiğinden şüpheleniliyor. Bardak elimden kaydı. Çay bembeyaz halıya döküldü. Temizlikçi kadın siler, boş ver. Temizlik demişken Ramiz de ölmüş, görüyor musun gitti dağ gibi adam. Daha yeni hayatın tadını çıkaracaktı oysa. Ah Ramiz ah, senin de kabir biraz sıkıntılı olacak gibi ama bunu düşünmüşsündür herhalde. Sen her şeyi en ince ayrıntısına kadar hesap edersin. Ortağın cenazesine de katılmak icab eder tabii.

Cenazeye gittim. Ramiz’in karısına başsağlığı diledim. Üzülmediği belli. Ben olsam ben de üzülmezdim. Üzülme zaten kız boş ver. Sana Ramiz mi yok. Cenaze defnedildi. Taziye evinde yemek verileceğini söylediler. Aman istemez. Ben evimde yerim yemeğimi. İki polis yaklaştı yanıma. Ramiz Bey’in ölümü hakkında sorgulanmak üzere karakola götürdüler. Ne bileyim ben komiser bey neden zehirlenmiş. En son evinden çıkmadı mı bu adam, belki karısı zehirledi. Bizim evin kamera kayıtlarına ulaşmışlar. Mutfakta da kamera olduğunu unutmuştum.

Egzersize başladım. Biraz yaptım. Yeterli. Zaten yarın bırakırım. Kahvaltı masasındayım. Çay çok demli. Acı olmuş. Radyo açık. Sabah haberleri. Ünlü iş adamı Ramiz Çekiç’in ölüm sebebinin zehirlenme olduğu ve eski ortağı Aziz Hinoğlu’nun eşi Cemre Hinoğlu tarafından zehirlendiği ortaya çıktı. Bu olay akıllara kısa süre önce hayatını kaybeden Aziz Hinoğlu’nun da aynı sebeple hayatını kaybetmiş olabileceği sorularını getirdi. Yetkililer araştırmalar sonucu gerekli açıklamaları yapacaklar. Bardak elimden düştü. Koğuştaki kadınlar bana bakıyor. Ne var be, hiç mi temizlik yapan kadın görmediniz. Siz küçücük evlerinizi temizlemekle meşgulken ben dünyayı temizledim.