- Soncül hele çayları getir.
- Hacım az biraz sabırlı ol. Çay biraz demini alsın.
- Kıtlamayı unutma ha! Az biraz da limon çes.
- Hacım sen içeriye geç, biz de mutfakta işimizi görek.
- Hele az söyle, işen bak.
Mutfakta dedemle annemin atışmaları devam ederken pazartesi günü yapılacak kimya yazılısına çalışıyordum. Bazen kalabalık bir aileye sahip olmak insanı yoruyor. Hem de böylesine buyurgan ve boğazına düşkün bir dedeniz varken.
- Kız kızım Burcunur hele bak bana.
- N’oldu anneanne?
- Hele cel yanıma.
- Ders çalışıyorum sonra geleyim.
- Hele tez cel, cidersin cene.
Anneannemin yanına geçerken mutfaktan bana seslendiler. Teyzem çaydanlığı elime tutuşturup sobanın üstüne koymamı söyledi. Cevap dahi vermeden denileni yaptım. Bizim evde yemekten sonra sinirler gerilirdi hep. Çay içilene kadar bu gerginlik sürer, sonrasında herkes sakinleşirdi.
Kardeşim her zamanki gibi yediği mandalinaların kabuğunu sobanın üstüne bırakmış, odasında oyun oynuyordu. Salonu yanık, hoş bir koku kaplamıştı. Çaydanlığı hararetle yanan sobanın üstüne koydum. Pencerenin altında, sırtı televizyona dönük oturan anneannemin yanına geçtim. Kucağında duran renk renk fermuarlara bakıyor. Bir yandan da yeni diktiği mindere göz atıyordu.
- Burcunur seç bakayim birini.
- Anneanne bilmiyorum teyzemlere sor.
- Hele gari n’oldi burda?
- Heç herif yok bir şey.
- Hele bu çaputlar neye döçülmüş ortalığa?
- Hacım anneannem minder yapmış, ona fermuar seçiyoruz. Sen daha iyi bilirsin. Bu ikisinden hangisi?
- Hele bağsan eğlenir benimle. Az söyle de çayımı koy.
Dedem söylenerek kumandayı eline aldı. Anneannemin karşısında duran kanepeye kuruldu. Kanalları sırayla gezerken anneannemle atışıyordu. Aslında ortada onu kızdıracak bir şey yoktu. Tek derdi bir an önce çay içmekti. Salona elinde tepsiyle giren teyzem, kimseye laf etmeden hızlıca çayları doldurmaya başladı.
- An gari bunca çaput neyen lazım?
- Hele herif sen neye karişisan?
- Hacım buyur çayını.
- Sağ olasan kızım.
- Gari az beri çekil, havadisler ne dir ona bakacam.
- An ne var bu kara kutuda? Şeytan bu kara kutu. Şeytan!
- Bi sen bilisen her bir şeyi!
- An neye bağrirsan herif?
- Az söyle gari!
- Haşa haşa, anam bacım diyen citti.
Teyzemin uzattığı kıtlama şekerini ağzına atan dedem sakinleşmeye başladı. Bu sırada anneannem oturduğu yerden kalkıp sırtını kanepeye dayadı. Televizyona ayıplar bakışlar atmaya başladı. Dedemse haberlerin dünyasına dalıp gitmişti. Bulaşıkları yıkayıp salona geçen annem, gözlerini bana dikti. Ben de hiçbir şey demeden odama çekildim.
Masamda açık duran kitapta kaldığım yerden çalışmaya devam ettim. Kimya soruları karışıktı. Aslında bu son anlatılan konuyu sevmiştim. Elektroliz eğlenceliydi. Ama soruları sıkıcıydı. Hayallere dalmak üzereyken abimin sesiyle irkildim. Eve yeni gelmişti. Dedeme neden geciktiğini anlatıyordu. Anneannem her zamanki gibi erkek torunundan taraf olmuş, dedemle atışmaya başlamıştı bile.
- Ola sen bu saate kadar ne işimi cördün?
- Hacım arkadaşlar çağırdılar, ondan geciktim.
- Herif uşağa söz söyleme.
- Gari sen bi dur hele, anarşik oldu eycemen.
- Haşa haşa an ne etmiş uşak?
- Şunun saçına, sakalına bak hele.
- Herif uşak cenç, değme sen ona.
- Hele hele abukat nenem!
- Anam bacım bu ne iş idi? Konuya komşuya malamat olduk.
Salondan gelen sesler kesilmiyordu. Sükuneti sağlamanın tek yolu abimi salondan çıkarmaktı. Elime kitabımı alıp salona geçtim. Dedemle anneannem neredeyse elli yıllık evlilikleri boyunca her akşamki atışmalarına devam ediyordu. Annem, babamın yokluğunda sözünü geçiremediği abime laf saymakla meşguldü. Teyzem sanki konuşulanları duymuyormuş gibi örgüsüne devam etmekteydi . Abimle göz göze geldik. Bana ‘Nerede kaldın?’ der gibi baktı.
- Babanın seferden dönmesine bir ay kaldı. Senin okuyacağın yok zaten. Sana da iş bulsun gemide. Her gün güverteyi temizle de aklın başına gelsin.
- Aman anne bir kere geç kaldık. Bir beddua etmediğin kaldı.
- Az bile diyorum sana. Burcu sen niye dikiliyorsun orada?
- Anne bir soru var yapamadım, abime soracağım.
- Gel canım kardeşim, ben de seni bekliyordum. Oku bakalım ne diyor soruda?
- ‘ Yukarıdaki çözeltinin bulunduğu kapta bir elektroliz işlemi yapılmaktadır. Verilen denkleme göre anotta toplanması gereken element hangisidir? Not: Ek reaktör devrede.’
- Burcu kimya sorusu sanırım. Zihinden problemler değil. Kitabını ver de şu şekle bakayım.
- Yok odama gel, orada çöz.
Abim sakince yerinden kalktı. Anneannemin yanağından öperken anneme gülerek göz kırptı. Ortam yumuşamıştı. Biz salondan çıkarken dedem emeklilere verilecek bayram ikramiyesinden bahsediyordu.