Profesör Molecule uyanmıştı. Her zamanki gibi yatağından kalkmadan önce yanı başında bulunan diji platform üzerindeki tarihe baktı. Yine tüm dünya 10 yıl sonrasına gitmişti. Profesör Molecule'ün işi de buydu zaten. Özel bir şirket ( CleaZure) para karşılığında onu, neden her uyandıklarında dünyanın 10 yıl sonrasına gittiğini araştırması için görevlendirmişti. Yatağından kalktı. Evdeki robotuna "Bana kahvaltı hazırlar mısın Jubi" dedi. Robot hemen mutfağa gidip profesöre yemek hazırlarken, profesör de lavaboya gitmek için uçan hoverboardına bindi. Lavaboda dişlerini fırçalarken bugün ne yapacağını düşündü. Lavabodan çıktıktan sonra çok unutkan biri olduğu için odasına dönüp diji platformunun sesli komutunu açıp düşündüğü şeyleri teker teker yazdırdı. O sırada Robot Jubi "Yemek hazır efendim" diye seslendi.
Mutfağa gidip kahvaltısını ettikten sonra Robot Jubi'ye teşekkür etti. Sonra giyinmek için odasına döndü. Her gün olduğu gibi ona özel olarak tasarlanmış tişört ve pantolonunu giydikten sonra, onun en sevdiği şeyi giymekteydi sıra. Bu bir paltoydu. Üstelik adı bile vardı çünkü ona babasından kalmıştı. Üstünü giyindikten sonra çantasını aldı ve diji platformun üzerinde olan kumandayı aldı. Bu kumanda evin güvenlik uygulamasını açıyordu. Düğmeye bastı ve evden çıkmadan robota akşam yemeğine yine aynı saatte geleceğini ve ona güzel bir akşam yemeği yapmasını söyledi. Robot ona hizmet etmek zorundaydı, bunun için programlamıştı onu profesör ama o yine de hizmet ettikçe mutlu oluyordu. Evden çıktı. Evin bahçesinde olan köpeğini sevdi. Arabaya binmeden önce yapılması gereken her şeyi yaptı mı diye kontrol etti ve her şeyi yapmıştı artık yola çıkabilirdi. Direkt olarak şirkete gitti.
Şirkette her sabah olduğu gibi stresli ve gergin iş arkadaşlarını gördü. Kendi masasına geçip oturdu ve çalışmaya başladı. Geçen akşam yaptığı araştırmaları bilgisayara kayıt etmeye başladı. O kadar dikkatli ve titiz çalışıyordu ki gelen patronunu bile fark etmemişti. "Molecule" diye seslendi patron. Aniden yerinden zıpladı. "Araştırmalar nasıl gidiyor" dedi. Molecule aslında bir sonuç bulmuştu ama kesin bir sonuç olmadığı için patronuna yalnızca "İyi gidiyor" diyebildi. Patron cevabı aldıktan sonra diğer çalışanlara doğru yöneldi. Bu sırada Profesör Molecule: "Buldum!" diye sevinçle sıçradı. Aklına aniden geçen gece bulduğu ama çok unutkan olduğu için unuttuğu “yerçekimsel uranyum nöroateşleyicisi” geldi. Patron şaşkınlıkla tekrar Molecule'ün yanına döndü. "Az önce sorduğumda niye cevap vermedin peki?" dedi.
Unutkan olduğunu hatırlattı patronuna. "Dün akşam düşünmüştüm ama bir yere yazmadığımdan unutmuşum" dedi. Patron hemen bir ekip hazırlattı ve yerçekimsel uranyum nöroateşleyicisini yapmaya başlamalarını emretti. "Molecule bugün evine erken gidebilirsin sana izin" dedi patronu. O da hemen çantasını toplayıp büyük bir gururla şirketten çıktı. Arabaya bindi. Evine gitti. Robot onu karşılamıştı. İçeriye girmeden köpeği gece üşümesin diye evine aldı. Odasına geçmeden önce robota bugün büyük bir kutlama yapacaklarını söyledi. Robot hazırlıklara başlamıştı bile. Odasına gitti lavaboda ellerini yıkadıktan sonra üstünü değiştirip mutfağa yöneldi. Robot Jubi yine mükellef bir sofra hazırlamıştı. Yemeklerini yedikten sonra kutlamalara başladılar. Gece uzun ve yorucu olmuştu. Yatağa girmeden önce herkese iyi geceler diye bağırdı. Robot size de efendim, dedi. Köpek ise üç kez havladı. Yatağa yattı ve yarın 10 yıl sonraya gitmemek için dua etti. Sabah olmuştu. Gözlerini açar açmaz diji platformun takvimine baktı. Ve başarmıştı. O icat sayesinde artık uyandıklarında dünya 10 yıl sonraya gitmemeye başladı. Takvim 13/09/2077 yi gösteriyordu. Artık rahat bir nefes alıp yaşamına devam edebilirdi.